Radyo Amatörü TELSiZCiLER için bir site
Ana Sayfa => Bir sorum var! *** => Konuyu başlatan: TB6BHK - 11 Haziran 2012, 18:17:39
-
Yaz Hüsnü Köktürk husnu66tr@yahoo.com
Yıllar öncesi, elektronik hurdalıklar, Ankara şehri içindeydi. Özür... elektronik öncesi devir hurdalığını kastetmiştim. Eski otobüs durağı yanı, veya tren garı yakınında çimenlik bir sahadaydı. Durak ve terminaller değişse de hurdalık her zaman şehir içindeydi. Bu gar yanındaki hurdalık devlet hurdalığı idi, ne hikmettir, fiatları çalışan işçiler belirlerdi, Bazan ne alırsan 2 lira derlerdi, Kocaman deniz-altı teleskopunu dahi 2 liraya (önemsiz bir para) alabilirdiniz.
Yılların eski olduğuna bakmayın teknik olarak oraları zengindi. Çalışan Portatif lambalı alıcı verici dahi bulmanız mümkündü.
Böyle bir verici almış yaramaz bir İstanbullu meraklı (amaörlük o zaman yoktu) ile kısa bir sohbetim oldu. Telsizi alması kolay da kullanılması .....derecede güç bir işlemdi. Yaramaz dedi ki
--elbette telsizle konuşacak bir arkadaş bulmam çok zor, ben bu cihazı üzerindeki frekansları değiştirmeden kullanıyorum.
---Sana kızmıyorlar mı_
---Kızmaz olmazlar mı? Seni bulup sana şöyle şöyle yapacağız diyorlar.
----Seni bulabildiler mi?
---Nerde bulacaklar abi ben sandalla denizden konuşurum!.
Her ne ise daha sonraki yıllarda resmini gördüğünüz lamba içine konmuş bir kristal elime geçti, atmadım sakladım. Lamba boyu 7x2cm kristal ebatları 30x5x1mm. Bazan bir tüp içine iki kristal koymuşlar.
Bu kristallerin nerede kullanıldıklarını hiç tahmin edemedim.
73 Hüsnü Köktürk
(http://www.geocities.ws/husnu66tr/resimler/lamba-xtal.jpg)
-
Abi lambalılar yüksek gerilim ile çalıştığı için o şartlara göre yapmış olabilirlermi..
-
Osman Güler Bey İlginizden memnunluk duydum
Yazımda bir ifade eksikliği vardı. Kristal, içindeki hava alınmış radyo lambalarına tıpa tıp benzeyen bir tüp içerisine konulmuş. Tüpün içerisinde kristalden başka bir şey yok. Yani anot katot denilen elemanları göremiyorsunuz. Büyük ihtimalle bu tüp, termos vazifesi görerek kristali ısı değişikliklerinden koruyarak kristal frekansının daha stabl olmasını sağlıyor. İçi gözüken kristal
73 Hüsnü Köktürk
-
Bendeki 750 KHz kristalin kalınlığı 3 mm, 4 MHz kristali ise 0.3 mm civarı kalınlıkta.
Yani eyer kristal milimetrenin onda biri veya daha ince ise 10-15 MHz gibi oluyor. Bir osilatör yapıp frekansmetreden denemek lazım sanırım. 73 ler.
Not: Ben bu kristalleri 1972 yılında Ankara Ata sanayiinden almıştım. kocaman kristaller, içi açılabilir, kristaller iki metal arasına yay ile sıkıştırılmış, yarın resimlerini yayınlarım. Norveç yapımı imal tarihi 1943 yani II. Dünya savaşında kullanımış. kristaller vericiye takılıp çıkarılıp frekans değiştirilir cinsten. Çoğu kısa dalga, birde orta dalga 750 KHz var.
-
Hulusi bey
Aynen öyle ben de ata sanayiinden almıştım. Ata sanayiinde Önceleri 3-4 elektronikçi dükkanı vardı. Sonraları azaldı, rakip olarak Hergele meydanı ortaya çıktı.(son ismi itfaiye alanı) Ata sanayii yerini Ostime bıraktı.
Benim kristal 1mm kalınlığında, demek 1-2MHz civarı olacak.
Epeyden beri sesiniz çıkmıyordu. Şimdi de Aykut Arlı yı merak ediyorum. Sesi çıkmıyor. Ama o hayli yaşlı,
73 Hüsnü Köktürk husnu66tr@yahoo.com
-
Hüsnü bey,
Ev taşıyacağım için çok yoğunum.
Ama buna rağmen Bitlik'i ihmal etmemeye çalışıyorum.
Herhalde bu durum bir ay kadar sürer.
Tabii birde yeni eve 7 MHz anten kurma stresi var. Bakalım ne olacak.
73 ler...
-
Bu konuda net bir kaynak bulamamakla beraber, okuduğum ecnebi yazılardan anladığım kadarı ile, 1900 lerin başında kristal muhafazaları camdan yapıldı. Kristalin tozlanma, kirlenme, ısı değişiklikleri gibi etkenlerden korunması için muhafaza altına alınması gerekli idi, o günlerde de vakum tüpler zaten bilinen teknoloji olduğu için, kristalleri de tüp muhafazası içine koydular. Bu arada sabit ısılı fırınlar yapıldı, bu kristaller fırın içine kondu. Ancak daha sonradan camın hem kırılgan olması, hem de bazı gazları geçirmesi ve stabilitenin bozulması nedeni ile cam muhafaza terk edildi. İlk yapılan kristaller gerçek frekansında titreşen ve o günün teknolojisi nedeni ile yüksek gerilime dayanabilen türden idi, oldukça iri boyutları vardı. Kapakları vida ile açılabilir türdendi. Daha sonra az akım çeken transistör ve entegreler gelişince, tüm elektronik elemanlar gibi bunların boyutları da ufaldı. Bugünün telsizlerinde SMD (yüzey montajlı) türden sadece birkaç mm. boyutlu bacakları olmayan quartz kristaller kullanılmakta.
-
1960 lardan kalma DC34 kılıflı büyük boy vidalı kapaklı kristal ve son moda SMD kristaller...
-
Bendeki tarihi kristallerin bazıları;
-
Ahmet Mete Önder TA3EP
bey'in fotolarını da gördük. Yazımız zenginleşti. Ben de hurdalarımın içinde bulduğum bir iki kristal fotosunu ilave edeyim de Tarih bizden hesap sormasın. Hulusi beyin kristallerinin bir kısmı FT243 fundamental esas ana orijinal frekans kristalleri. Çoğunluk kısa dalga kare çiçimi kuvars kayalardan kesilmiş dilimler. Çok eskiden İstanbul amatörleri bunlarla bir lambali osilator yapar amatör frekanslarda maniple basarlardı. Kristale öyle ağır yükler bınerdi ki, O koca taş kristal ısınır, daha tehlikelisi yanarak harap olabilirdi. Tecrübeli amatörler ısı azalsın diye kristal devresine seri ampül koyarlardı.
Bir de FT241 serisi kristaller vardı ki bunlar ince kesilmiş yay ve vidası bulunmayan narin kristal idiler. Mesela üzerinde 27.3 MHz yazılı olsun. Bu kristalin ana frekansı 27.3/72=379 KC yani uzun dalga "ile orta dalga arasına düşen bir frekans.
Bana inanmayanınız olursa şu linke bir göz atsın
http://www.radiomuseum.org/r/military_crystalquartz_ft_241.html#a (http://www.radiomuseum.org/r/military_crystalquartz_ft_241.html#a)
73 Hüsnü Köktürk husnu66tr@yahoo.com